Malpraktis Davaları

 Malpraktis Davaları

Malpraktis Davalarının Hukuki Temeli

Malpraktis davaları, sağlık çalışanlarının mesleki özen ve dikkat yükümlülüklerini ihmal etmeleri veya hatalı davranışlar sergilemeleri sonucunda ortaya çıkar. Bu davalar, sağlık hizmetlerinin etik ve mesleki standartlara uygun bir şekilde sunulmasını sağlarken, hasta haklarının da korunmasını amaçlar. Türk hukuk sistemi, malpraktis davalarını hem özel hukuk hem de ceza hukuku kapsamında ele almaktadır.

Türk Hukukunda Malpraktis ve Mevzuat

Sağlık hukuku alanında malpraktis davalarının temel dayanağı, bir sağlık çalışanının dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışları sonucu hasta üzerinde bir zararın doğmasıdır. Bu bağlamda, malpraktis davaları farklı mevzuat hükümleriyle düzenlenmiştir.

1. Türk Borçlar Kanunu (TBK)

• TBK Madde 49 – Haksız Fiil:
  TBK 49. madde, bir kişiye kasıtlı veya taksirli bir davranışla zarar verilmesi durumunda, bu zararın tazmini için gerekli hukuki çerçeveyi çizer. Sağlık çalışanlarının bilgi ve beceri eksikliği, yanlış uygulamaları veya ihmalleri sonucunda meydana gelen zararlar bu madde kapsamında değerlendirilir.
• TBK Madde 112 – Sözleşmeden Doğan Sorumluluk:
  Sağlık hizmeti sunulurken hasta ve sağlık kuruluşu arasında yapılan sözleşmeden doğan sorumluluklara aykırı davranışlar bu madde ile düzenlenir. Sözleşme kapsamında, sağlık kuruluşu veya çalışanları, mesleki standartlara uygun davranmak ve gerekli özeni göstermek zorundadır.

2. Türk Ceza Kanunu (TCK)

• TCK Madde 85 – Taksirle Ölüme Neden Olma:
  Sağlık çalışanlarının hatalı tıbbi uygulamaları, hastanın yaşamını kaybetmesine neden olduğunda, taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan cezai sorumluluk doğar. Bu madde, meslek kusuru kaynaklı ölümleri ele alır.
• TCK Madde 89 – Taksirle Yaralanmaya Neden Olma:
  Sağlık çalışanlarının ihmal veya dikkatsizlik sonucu hastada fiziksel zarara yol açması durumunda cezai yaptırımlar uygulanır. Fiziksel zararın niteliğine göre cezanın ağırlığı belirlenir.

3. Hasta Hakları Yönetmeliği

Hasta Hakları Yönetmeliği, sağlık hizmeti alan bireylerin haklarını tanımlayan ve koruyan bir düzenlemedir. Yönetmelik kapsamında şu unsurlar vurgulanır:

• Bilgilendirme Hakkı:
  Hastalar, uygulanacak tıbbi müdahalenin niteliği, riskleri ve alternatif tedavi yöntemleri hakkında bilgilendirilme hakkına sahiptir. Bu ilke, “aydınlatılmış onam” olarak bilinir.
• Rıza İlkesine Uyum:
  Hasta onayı olmadan yapılan tüm tıbbi müdahaleler hukuka aykırı kabul edilir. Özellikle cerrahi müdahaleler öncesinde yazılı rıza alınması zorunludur.
• Gizlilik ve Mahremiyet:
  Hastaların kişisel ve sağlık bilgilerinin korunması esastır. Sağlık çalışanları ve kuruluşları, bu bilgilere yalnızca tıbbi ihtiyaçlar doğrultusunda erişebilir.

4. Tıbbi Deontoloji Nizamnamesi

Tıbbi Deontoloji Nizamnamesi, sağlık çalışanlarının mesleki davranışlarını düzenleyen etik kurallar bütünüdür. Nizamname, sağlık çalışanlarının:

• Hastaya zarar vermeme ilkesine uyulması,
• Meslek standartlarına uygun şekilde hizmet sunması,
• Hasta mahremiyetine saygı göstermesi gibi yükümlülüklerini detaylandırır.

Bu kurallar, malpraktis davalarının değerlendirilmesinde temel alınır.

5. KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI KANUNU (KVKK)

Sağlık sektöründeki hastaların kişisel verilerinin güvenliği, KVKK ile güvence altına alınmıştır. Sağlık çalışanları ve sağlık kurumları, hastaların sağlık geçmişine ilişkin bilgileri yalnızca hukuki ve etik gereklilikler çerçevesinde işleyebilir. KVKK’nın ihlali durumunda idari yaptırımlar uygulanır.

6. Tıbbi Müdahale ve Rızaya Dayanma

Türk Medeni Kanunu (TMK) 24 ve 25. Maddeler, bireylerin kişilik haklarını koruma altına alır ve rıza alınmadan yapılan tıbbi müdahaleleri hukuka aykırı sayar. Bu düzenlemeler, hasta rızasının önemini vurgulayan temel hukuki dayanaklardır.

Malpraktis Davasının Süreci

1. Dava Açma Aşaması

• Taraflar:
  • Davacı: Zarar gören hasta veya onun mirasçıları.
  • Davalı: Sağlık çalışanı, özel hastane veya kamu hastanesi.

2. Delil Toplama

Malpraktis davalarında deliller, davanın temelini oluşturur. Deliller arasında:

• Hastane Kayıtları: Hastanın tedavi sürecine ilişkin belgeler.
• Uzman Görüşleri: Bilirkişi raporları, müdahalenin mesleki standartlara uygun olup olmadığını değerlendirir.
• Tanık İfadeleri: Müdahaleye tanıklık edenlerin beyanları.

3. Bilirkişi İncelemesi

Bilirkişiler, sağlık çalışanının kusurlu olup olmadığını belirlemek için teknik analiz yapar. Bilirkişi raporları, mahkeme kararında büyük rol oynar.

4. Mahkeme Kararı ve Tazminat

Mahkeme, kusur tespit edilirse maddi ve manevi tazminata hükmedebilir. Ayrıca, cezai sorumluluk gerektiren durumlarda sağlık çalışanına ceza verilir.

Malpraktis Davalarında Tazminat Türleri

1. Maddi Tazminat:

Hastanın ekonomik kayıplarını karşılamayı amaçlar:

• Tedavi masrafları,
• İş gücü kaybı,
• Gelecekteki sağlık giderleri.

2. Manevi Tazminat:

Hastanın fiziksel ve duygusal sıkıntılarından doğan zararlarını telafi etmeye yöneliktir. Manevi tazminatın miktarı, zararın boyutuna göre belirlenir.

Malpraktis Davalarında Karşılaşılan Sorunlar

1. Delil Yetersizliği: Zarar gören tarafın kusuru kanıtlayacak yeterli delil sunamaması.
2. Uzayan Süreçler: Karmaşık hukuki süreçler ve bilirkişi raporlarının gecikmesi.
3. Bilgilendirme Eksikliği: Tıbbi müdahaleler öncesinde yeterli bilgilendirme yapılmaması.

Avukat Kenan Uysal Hukuk Ofisi ile Çözüm

Avukat Kenan Uysal Hukuk Ofisi, sağlık hukuku ve malpraktis davalarında geniş tecrübeye sahip bir hukuk bürosudur. Büromuz:

• Malpraktis Davalarının Takibi: Hastaların haklarını koruma,
• Sağlık Çalışanlarının Savunulması: Adil yargılama süreçlerinde temsil,
• Danışmanlık Hizmetleri: Sağlık kurumlarına mevzuat uyumu konusunda danışmanlık.

Sağlık hukuku alanında profesyonel danışmanlık veya dava desteği için Avukat Kenan Uysal Hukuk Ofisi ile iletişime geçebilirsiniz.